1.Gün: 24 Eylül 2015, Perşembe
ŞİLE-AĞVA-AKÇAKOCA-K.EREĞLİSİ-ZONGULDAK
Sabah saat 07.00'de,  İzmir Adnan Menderes Hava Limanı İç Hatlar,  Pegasus Hava Yolları Kontuarı önünde rehberimizle buluşarak, 08.45 uçağı ile  İstanbul'a uçuyoruz. Yaklaşık 1 saat 15 dakika sonra Sabiha Gökçen Hava Alanı'nda aracımıza yerleşerek Şile'ye hareket ediyoruz. Şile sahilinde kısa bir çay molası veriyor ve tarihi Feneri görüyoruz. Sonra Marmara'nın doğa ile iç içe, butik sayfiye kasabalarından biri olan Ağva'ya ulaşıyoruz. Arzu ederseniz Göksu Deresi'nde bir  tekne turu yapabiliriz. 

Ardından, Kandıra- Kaynarca üzerinden Akçakoca'ya gidiyoruz. Ceneviz Kalesini ziyaret ettikten sonra yemek molası veriyoruz. Sonra Alaplı üzerinden Karadeniz Ereğli'sine gidiyoruz. Batı Karadeniz'deki en önemli doğal limanlardan birisine sahip olan bu beldede; Halil Paşa Konağı olarak bilinen Karadeniz Ereğlisi Müzesini, erken Hıristiyanlık kalıntılarını barındıran Yer Altı Kilisesi ile Hades'in ülkesine açıldığına inanılan Cehennem Ağzı Mağaralarını görüyoruz. (Mağaraların ziyareti hava durumuna bağlı olarak ve belirli saatler arasında  mümkün olabilmektedir) Antik Çağa ait arkeolojik kaynaklarda "Acheron-Akheron Vadisindeki Mağaralar" adıyla geçen Cehennem Ağzı Mağaraları (Kehanet Mağaraları), Hiristiyanlığın yasak olduğu dönemlerde gizli tapınaklar olarak kullanılır ve daha sonra Ayazma olarak önem kazanır. Akşam yemeği ve konaklama için  Zonguldak'daki otelimize yerleşiyoruz. (Emirgan Otel 4* vb.) 

2.Gün: 25 Eylül 2015, Cuma
AMASRA-KURUCAŞİLE-CİDE-İNEBOLU-KASTAMONU
Sabah kahvaltı sonrasında yola çıkıyor, Amasra'ya gidiyoruz. Eski adı Sesame olan güzeller güzeli Amasra aslında çok eski bir yerleşimdir, İskender'in baldızı İranlı Kraliçe Amastris döneminde ise önem kazanır. Amastris'in Sesamos'un imarı için çok emek verdiği bilinir. Fatih  Sultan Mehmet'in  ilk gördüğünde Çeşmi- Cihan (dünyanın gözleri) dediği Beldeyi tanımak için; Amasra Kalesini, Büyük Liman, Küçük Liman ve tahta işleriyle ünlü Yeni Çarşı'yı geziyoruz. 

Öğlende lezzetli bir balık ziyafeti çekebiliriz... Yemekten sonra, Kurucaşile - Cide - İnebolu üzerinden Küre Dağlarının doyumsuz manzaralarını aşarak, Evliyalar Kenti Kastamonu'ya gidiyoruz. Tüm batı Karadeniz sahil hattını gezerek geldiğimiz Kastamonu'da ödüllü bir konakta konaklıyoruz.

3.Gün: 26 Eylül 2015, Cumartesi/ KASTAMONU 
Sabah kahvaltısından sonra, tarihi yapılarını ve geleneksel mimarisini önemli ölçüde koruyan Kastamonu turuna başlıyoruz. Arkeoloji ve Etnografya Müzesini geziyor, sokak aralarında yürüyerek, Osmanlı Dönemi Sivil Mimari örneklerini, geleneksel Türk Evlerini, Kaleyi, Saat Kulesini, Cami ve Külliyeler ile Hanlardan örnekler görüyoruz. Cumhuriyet Dönemi'nin önemli kentlerinden olan Kastamonu'yu daha önce görmediyseniz, kültürel birikimiyle sizleri şaşırtacağını düşünüyoruz. 

Kastamonu'nun  20 km kuzeybatısında Kasaba Köyü'ndeki MahmutBey Camisi, Ahşap oyma işçiliğinin en güzel örneklerinden biridir. Çivisiz cami olarak da bilinen Cami'nin giriş kapısı üzerindeki kitabesine göre 1366 yılında Candaroğlu Adil Bey'in oğlu Mahmut Bey tarafından yaptırılmıştır. Bu güzel eseride görmeye gideceğiz. Bu gece akşam yemeği ve konaklamamız yine Kastamonu'daki konağımızda.  

4. Gün: 27 Eylül 2015, Pazar
SAFRANBOLU-ABANT-YEDİGÖLLER-ANKARA/İZMİR
Sabah kahvaltısı sonrasında Müze Kent Safranbolu'ya hareket ediyoruz. Unesco'nun 17 Aralık 1994'de Dünya Miras Listesine aldığı Safranbolu, ağırlıklı olarak 18. ve 19. yy. Türk kent kültürü ile mimarisini günümüze taşır. Bu ön bilgi ışığında; Hıdırlık Tepesini, gezilebilir müze evlerden Kaymakam Evini, Eski Hükümet Konağı (Kent Tarihi Müzesi), Saat Kulesi, Köprülü Mehmet Paşa Camii, Cinci Hanı ve Hamamını görüyoruz. Sonra Arastada alış veriş molası veriyoruz.

Ardından, Bolu/Abant'a hareket ediyoruz. Abant'ta keyifli bir çay ve fotoğraf molası veriyoruz. Çam ve köknar ağaçlarıyla çevrelenen bu heyelan gölünü seyretmeye doyamıyoruz. Geç öğle yemeği molası sonrasında hava durumu müsait olursa; Büyük Göl, Küçük Göl, Derin göl, Serin göl, Nazlı Göl, Sazlı Göl ve İnce göl isimli birbirinden harika yedi gölden oluşan, YEDİ GÖLLER'e gidiyoruz. Müthiş bir doğa zenginliğini içimize çektikten sonra, Ankara'ya hareket ediyoruz. Uçağımız Ankara'dan saat 23.30'da kalkıyor. İzmir'e  varışımız gece yarısını geçiyor...