Akşam saat 21:30’da Mavişehir Mavibahçe önü, 21:40 Bostanlı İskele önü, 21:50 Karşıyaka Acenta önü, 21:55’da Girne Yunuslar, 22:00 Girne Tatilbudur önü, 22:05 Girne Hale Pastanesi, 22:15 Alsancak Lozan, 22:25 Üçyol Pizza Pizza, 22:30 Susuz Dede, 22:35 Üçkuyular Opet, 22:50 Bornova E.Ü.H. önünden  misafirlerimizi aldıktan sonra yolculuğumuza başlıyoruz. Akhisar ve Susurluk’ta vereceğimiz molalarımızın sonrasında

Karadeniz ile Marmara bölgelerini ayıran Bolu Dağı’nın oksijen dolu havası eşliğinde sabah kahvaltımızı yaptıktan sonra, Sapanca Gölü’nü seyrederek, Batı Karadeniz’in incisi, doğa harikası Abant Gölü’ne varıyoruz. Abant Gölü etrafında aracımızla yapacağımız kısa bir gezintiden sonra nilüfer çiçekleri ile bezenmiş gölün eşsiz manzarasını fotoğraflamak ve kısa bir yürüyüş yaparak doğayı daha yakından hissetmek için serbest zaman alıyoruz. Ardından yöresel ürünlerin satıldığı otantik pazardan Bolçi (Bolu’ya özgü ev yapımı yerli çikolata) çikolatalarımızı da alarak SAFRANBOLU’YA hareket ediyoruz. Gerede, Karabük istikametini takip ederek Safranbolu’ya vardığımızda turumuza Hıdırlık tepesi ile başlıyoruz. UNESCO Dünya Mirası listesinde 1997’den bu yana yerini koruyan bu kenti, yüksekten görebileceğimiz ve fotoğraflar ile ölümsüzleştireceğimiz en güzel yer olan bu tepe, adını Fatih Sultan Mehmet’in komutanlarından birisi olan Hıdır Bey’den almaktadır. Fetih sırasında Cuma namazı kılmak üzere kendisinin inşa ettirdiği Namazgah’ı ve şahsına ait olan türbesini de ziyaret ederek gezimize Safranbolu çarşısı ile devam ediyoruz ve Safranbolu evlerini gezmek üzere tarihin içinde kaybolacağımız bir yolculuğa başlıyoruz. Kaymakamlar Konağı, Cinci Hanı, Cinci Hamamı, Köprülü Mehmet Paşa cami ve caminin bahçesindeki güneş saatini görüp rehberimizden detaylı bilgileri aldıktan sonra Yemeniciler Arastasına gidiyor, korda pişmiş Türk kahvelerimizi içerek günün tatlı yorgunluğuna bir es veriyoruz. Ardından Safranbolu’ya 6 km mesafede bulunan, 1870 yılına kadar ilçe statüsünde olup, Anadolu’da Yörük aşiretleri için oluşturulmuş 17 yerleşimden birisi olan, 700 yıldan beri varlığını sürdürmeye devam eden Yörük köyü ’ne gidiyoruz. Burada yapacağımız gezi ile hem Yörüklerin tarihini öğrenme hem de geleneklerine ve yaşam tarzlarına yakından tanıklık etme şansını bulacağız. Son olarak tekrar Safranbolu şehir merkezine dönüp tarihi çarşıda lokum, sabun, yemeni, hediyelik eşya gibi alışverişlerimizi tamamlamak üzere serbest zaman alıyoruz ve ardından Modern Safranbolu’nun kalbinde yer alan ve tarihi konaklardan esinlenilerek dekore edilmiş olan otelimize yerleşiyoruz. Konaklama ve akşam yemeği otelimizde. 3*Bağlarsarayı Hotel

Sabah kahvaltımızı otelimizde açık büfe olarak aldıktan sonra otelimizden ayrılıyor ve Safranbolu’ya birkaç kilometre uzaklıkta yer alan Tokatlı Kanyonu’nu ziyaret etmek üzere kısa bir yolculuk yapıyoruz. Kanyon üzerinde bulunan ve Türkiye’de ki örnekleri arasında ilk olma özelliğini taşıyan “Cam Teras” üzerine çıkarak bu güzel kanyonun fotoğraflarını çekiyor ve günün ilk kahvelerini burada, manzara eşliğinde yudumluyoruz. Ardından bölgenin bilinen en uzun mağarası olan ve içinde yer alan sarkıt ve dikitlerin bolluğu ile ünlenen Bulak (Mencilis) mağarası ile programımıza devam ediyoruz. Her santimetresi yüzlerce yıl gibi çok uzun sürede oluşan sarkıt ve dikitleri yakından inceledikten sonra, rotamızı Karadeniz sahilinin incisi, güzel koyları ve kum plajları ile meşhur AMASRA’YA çeviriyoruz. Kraliçe Amastris’in şehrine önce tepeden panoramik olarak bakıyoruz ve ardından0 Fatih Sultan Mehmet’in o meşhur “Lala Lala, Çeşm-i Cihan bu mu ola?” sözü ile hayranlığını gizleyemediği bu şirin kenti keşfetmek üzere kalbine iniyoruz. Burada yaya olarak gerçekleştireceğimiz gezimiz esnasında Kemere Köprüsü, Tarihi Kale Surları, Ağlayan Ağaç, Deniz Feneri, Fatih Camii gibi kentin önemli noktalarını ziyaret edeceğiz. Ardından Çekiciler Çarşısı’nı da görerek öğle yemeğinde Amasra’nın lezzetli balıklarının tadına bakmak üzere Çeşm-i Cihan balık lokantasına gidiyoruz ve biz doyduk diyene kadar servis edilecek olan mevsim balıklarının keyfini çıkartıyoruz. Yemekten sonra, rehberimizin belirleyeceği zaman diliminde alışverişlerimizi tamamlayarak Amasra’dan ayrılıyoruz ve Karabük-Gökçebey üzerinden ZONGULDAK’a hareket ediyoruz. Otobüsümüz ile Panoramik bir tur gerçekleştirdikten sonra Karadeniz’in yeşil rotalarını takip ederek bir başka güzellikte bizleri karşılayacak olan Ereğli’ye varıyoruz ve deniz kıyısına yer alan otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde. 4*Keleşler Park Otel http://www.keleslerparkotel.com/

Sabah kahvaltımızı otelimizde açık büfe olarak aldıktan sonra, Yunan Mitolojisinde çok önemli bir yere sahip olan Herkül’ün, yer altı dünyasına inmek için kullandığı geçit olduğuna inanılan CENNET-CEHENNEM ağzı mağaraları ile gezimize başlıyoruz. Aynı zamanda bir ören yeri statüsünde olan bu benzersiz mağaraları görüp rehberimizden detaylı bilgilerini dinledikten sonra AKÇAKOCA' ya gitmek üzere Karadeniz sahili boyunca ilerliyoruz. Akçakoca’da yapacağımız kısa bir sahil gezintisinin ardından modern camii mimari örnekleri içinde 3 farklı dönemi yansıtmayı başarabilmiş olması ile adından sıkça söz ettiren Akçakoca Merkez Camii’ni ziyaret edeceğiz. Camii görsel olarak hepimizi şaşırtmaya yetecek kadar ilgi çekici bir yapı. Rehberimizin anlatımlarını dinledikten ve burada geçireceğimiz vaktimizi de tamamladıktan sonra, Sakarya’nın kuzeyinde, Karasu ve Kaynarca ilçeleri arasında yer alan, Türkiye ‘nin tek parça halindeki en büyük Longoz ormanı olma özelliğini taşıyan ACARLAR LONGOZU’nu ziyaret etmek üzere yeniden otobüsümüz ile kısa bir yolculuk yapıyoruz. Masallarda tasvir edilen mekânlardan farksız görünen bu güzel atmosferin keyfini çıkardıktan sonra Adapazarı üzerinden SAPANCA GÖLÜ kenarında turun son fotoğraflarını çektikten sonra İzmir’e dönüş yolculuğumuza başlıyoruz. Gölcük – Yalova- Bursa – Balıkesir istikametini takip ederek İzmir’e ulaşıyoruz ve bir daha ki ESCAN TUR gezisinde buluşmak üzere vedalaşıyoruz.