SAMSUN – ÜNYE – FATSA – YASON KİLİSESİ – ORDU – BOZTEPE – GİRESUN

Sabah saat 05:05’de Adnan Menderes Havalimanı’nda buluşarak, 06:30’da kalkacak SUN EXPRESS İZMİR–SAMSUN uçağımızın işlemlerini yaptırarak, 08.05’de SAMSUN’a varıyoruz. Bizi bekleyen aracımıza eşyalarımızı yerleştirerek, uygun bir yerde (ekstra) kahvaltımızı yapıyoruz. Milli mücadelenin başlatıldığı şehir SAMSUN’da, Avusturyalı meşhur Heykeltıraş KRİPPEL’in dünyaca ünlü ATATÜRK HEYKELİ’ni, İLK ADIM ANITI’nı, ve Atatürk’ün Samsun’a çıktığı BANDIRMA VAPURU’nu geziyoruz. Ardından, ÜNYE’yi takiben, Hekimoğlu’nun vatanı FATSA ve PERŞEMBE güzergahından, keyifli bir yolculukla, YASON BURNU’na doğru yol alıyoruz. Argonot efsanesine konu olan YASON KİLİSESİ’ni (Aya Nikola) görüyoruz. Buradan, ORDU’ya varıyoruz. Bu mükemmel kenti doyasıya seyredebilmek için, adına türkülerin yakıldığı BOZTEPE’ye teleferik ile çıkıyoruz. Bir tarafında Ordu manzarası, bir tarafında uçsuz bucaksız Karadeniz manzarasını, fotoğraflıyoruz. Sahil yolundan, mavi ve yeşilin muhteşem tonları eşliğinde, GİRESUN ADASI’nı (ARETİAS) denizden gözlemleyerek, GİRESUN’da 4* NEW JASMİN OTEL’imize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde.  www.otelnewjasmin.com

TRABZON – ATATÜRK KÖŞKÜ – RİZE – AYDER YAYLASI –  ŞENYUVA KÖYÜ VE KÖPRÜSÜ – ZİLKALE PALOVİT ŞELALESİ VE VADİSİ – GELİNTÜLÜ ŞELALESİ

Otelde alacağımız kahvaltı sonrası, Doğu Karadeniz’in Divası ve Manastırlar kenti, TRABZON’a hareket ediyoruz. Önce, Atatürk’ün Trabzon’a geldiğinde konakladığı ve sonrasında müze haline getirilerek, eşyalarının sergilendiği ATATÜRK KÖŞKÜ’nü geziyoruz ve Trabzon’a özgü gümüş ve telkari sanatı hakkında bilgi alıp, alışverişler yapıyoruz. Trabzon merkezde mola verdikten sonra, Yeşil cennet RİZE’ye doğru yolumuza devam ediyoruz ve RİZE BEZİ alışverişlerimizi yapıyoruz. Sonrasında, dünyanın korumada öncelikli 200 ekolojik bölgesinden biri olan FIRTINA VADİSİ eşliğinde, ÇAMLIHEMŞİN’e geliyoruz. Bizi bekleyen minibüslere binerek (ekstra) çevresini saran çam ormanları, şelaleleri, yöresel mimarideki evleri, çiçekleri, şifalı kaplıcaları, Kaçkarlar’ı ile bir tabiat harikası olan AYDER YAYLASI’nı keşfe çıkıyoruz. Önce, ‘SEVDALUK’ dizisinin çekildiği bölgeye doğru yol alıyoruz. ŞENYUVA KÖYÜ’nüde görerek, bölgenin en yüksek köprüsü ŞENYUVA KÖPRÜSÜ’nde (ÇİNÇİVA KÖPRÜSÜ) hatıra fotoğrafı çekimi yapıyoruz. Buradan, bir tepe üzerinde kurulmuş ZİLKALE’ye ulaşıyoruz. Yeşillikler arasında, tüm ihtişamıyla yükselen bu tarihi yapıtta fotoğraf molası veriyoruz. Minibüslerimizle, şelaleler vadisi olarak bilinen PALOVİT VADİSİ’ne hareket ediyoruz… Dereler, çağlayanlar ve ormanlarla kucaklaşacağımız ÇAT VADİSİ’ninde bir kısmını içine alan doğal güzellikler içerisinde ilerleyerek, KIR KAHVESİ’nde çaylarımızı yudumluyoruz ve ünlü PALOVİT ŞELALESİ’ne ulaşıyoruz. Yaklaşık on beş metreden direk düşen su kütlesinin, müthiş görüntüsünü hayranlıkla izliyoruz. Bu olağanüstü ortamda, asırlık porsuk ağaçları arasında yorucu olmayan keyifli yürüyüşler yapıyoruz. Doğanın muhteşem güzelliğini içimize sindirip, AYDER YAYLASI’na geliyoruz. Büyüleyici güzellikteki, GELİNTÜLÜ ŞELALESİ’ni görüyoruz ve yayla etrafında yürüyüşler yaparak, yeni açılan GEL-GÖR YAYLA TESİSLERİ’ ne yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama yayla tesisimizde www.gelgorhotel.com

BATUM – BORÇKA – MACAHEL

Yayla tesisimizde alacağımız kahvaltının ardından, PAZAR-FINDIKLI ARHAVİ-HOPA üzerinden, TÜRKİYE-GÜRCİSTAN sınırımızı oluşturan, SARP SINIR KAPISI’nda, Pasaport’a ihtiyaç olmadan, sadece kimliklerimizle, GÜRCİSTAN-BATUM’a geçiyoruz. Karadeniz sahili boyunca ilerleyerek, güzel deniz manzaraları eşliğinde, BATUM’un doğasını gözlemliyoruz. Zengin Gürcü kültürünü tanımak üzere turumuza başlıyoruz. Önce, evli çiftlere şans getirdiğine inanılan SAINT ANDREW HEYKELİ, ÇORUH NEHRİ,  GONİO KÖPRÜSÜ’nü, Roma döneminden kalma GONIO APSAROS KALESİ’ni, göreceğiz. Farklı mimarileri ile dikkat çeken TERS BİNA, ADALET BİNASI ve KATEDRAL’de fotoğraf çekimi yapıyoruz. Buradan,  Osmanlılardan tek yadigar ORTA CAMİİ’ SAAT KULESİ, ALFABE KULESİ’ni görerek, şehir merkezine geçiyoruz. Göreceğimiz yerler arasında; TAÇSIZ KRAL olarak anılan Şair İLYA ÇAVÇAVADZE’nin heykeli, TİYATRO BİNASI, POSEİDON HEYKELİ,  PİAZZA KULESİ, HÜKÜMET BİNASI, KAMU BİNALARI ve Avrupa Meydanı’nda bulunan, MEDEA HEYKELİ gibi görkemli yapıtlar bulunmaktadır. BATUM SAHİL PARKI’nda vereceğimiz molanın ardından, BATUM turumuzu tamamlayarak, sınır kapımıza geri dönüyoruz. BORÇKA güzergahından, uçsuz bucaksız yeşillikleri takiben, MACAHEL GEÇİDİ’ne(1850 metre) geliyoruz. Burada bulutların üzerinde hatıra fotoğrafı çektirip yolumuza devam ediyoruz… Rengarenk kır çiçekleri, sarmaşıklar, köknar, ladin, gürgen, kayın, kestane, çam ağaçları ve bulutlarında bize katıldığı bir yolculukla, Gürcistan sınırındaki MACAHEL VADİSİ’ne (Macahale) ulaşıyoruz. Doğasıyla, cenneti bile kıskandıracak güzellikte olan, düşler vadisi MACAHEL’de hayatınızın en güzel rüyasını göreceksiniz. Hani zaman zaman ‘’rüya gibiydi’’ deriz ya, işte öyle bir yer Macahel… 2005 yılında ‘’UNESCO BİLDİRGESİ” tarafından Türkiye’de ilk ve tek Biyosfer Rezerv alanı olarak ilan edilmiş ve koruma altına alınmış bu bölge, Türkiye’nin en önemli doğal alanlarından biri… Bölgede önce, MACAHEL VADİSİ’nin ünlü CAMİLİ MERKEZ CAMİSİ’ni geziyoruz… 1855 yılında tamamı ahşaptan yapılmış iç süslemesi ise kökboyaları ile bezenmiş olan ahşap camiyi gördükten sonra, köyün Serender (depo)  ve ahşap evlerini fotoğraflıyoruz. Ayrıca, tamamı Gürcü kökenli olan köy halkı ile sohbet etme şansımız oluyor. Köy içerisinde, saf  KAFKAS Arılarının yaptığı ballardan alabilirsiniz. Ardından, TEMA KONUK EVİ’ne geliyoruz vb. Odalarımıza yerleşip, eşyalarımızı bıraktıktan sonra, TEMA KONUK EVİNE yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama TEMA KONUK EVİN’de vb.

MACAHEL – MARAL ŞELALESİ – KARAGÖL – BORÇKA – ARTVİN

Geceyi bu düşsel doğanın ortasında geçirdikten sonra, sabah burada uyanmak anlatılmaz bir duygu… Doğal ürünlerden kahvaltımızı yaptıktan sonra, isteyen konuklarımızla, (EKSTRA) doğa harikası tabir edilen, MARAL KÖYÜ sınırları içerisindeki, MARAL ŞELALESİ’ne doğru minibüslerle yolculuğumuza başlıyoruz. (diğer konuklarımız bu güzellikler içinde dinlenebilir, tesis civarında küçük şelaleler, çiçekler arasında, kısa yürüyüşler yapabilir ya da semaverde odun ateşinde pişen sabah çayını, Karçal Dağları’nın doyumsuz manzarasını seyrederek yudumlayabilirler…) Belirli bir noktadan sonra minibüslerden inerek, sisler ve bulutlarla süslenmiş yeşil vadilerin ve tepelerin arasından, çiçekler, sağı solu sarmaşıklar ile sarılmış ağaçlar ve patikalardan, kulağımızda kuş cıvıltılarıyla ilerliyoruz. Zaman zaman küçük çağlayanlar şırıldayarak manzaraya katılıyor. Güle, oynaya, keyifli bir yolculukla, 63 metre ile Türkiye’nin bir eğim kırığından tek seferde dökülen en yüksek şelalesi olan MARAL ŞELALESİ’ne ulaşıyoruz… ‘’Ülkemizde böyle bir doğa güzelliği var mıydı?’’ diyeceğiniz muhteşem bir manzaraya tanık oluyoruz. Şelalenin altına girince yaşadığımız eğlence dolu dakikaları, fotoğraflarımızla unutulmaz hatıralarımıza ekliyoruz. Ardından, seyir terasındaki büfede sıcacık çaylarımızı içip, içimizi ısıttıktan sonra, Macahel’de olmanın verdiği mutlulukla TEMA KONUK EVİNE geri dönüyoruz ve diğer konuklarımızı da alarak, ülkemizin gizli cennet köşelerinden biri olan, KARAGÖL’ü keşfe gidiyoruz. Karagöl ayrımında bizi bekleyen minibüslerle, dev ladin ağaçları ve minik şelalelerin güzel görüntülerini gözlemleyerek, KARAGÖL YAYLASI’na çıkıyoruz. Etrafındaki orman örtüsü ve büyüleyici renkleriyle bir doğa harikası olan, KARAGÖL’de yürüyüşler yapıyoruz ve isteyenlerle (ekstra) sandalla göl etrafında dolaşıyoruz… Ağaçların rengarenk görüntüsünün göle yansıyan uyumunu hayranlıkla izleyip, fotoğraflarımızla bu manzaraları ölümsüzleştiriyoruz… Tekrar aracımıza binerek uçsuz bucaksız yeşillikleri takiben, BORÇKA’ya geliyoruz. Buradan, rotamız ARTVİN… BORÇKA BARAJ GÖLÜ’nün güzel manzarası eşliğinde, kartal yuvasını andıran ARTVİN’e geliyoruz. M.Ö 4. yy.’da kurulan Artvin’de, Seyir Terası’ndan, Çoruh Nehri üzerinde yapımına 1988 yılında başlanan, 249 metre gövde yüksekliği ile Türkiye’nin en yüksek, dünyanın ise 6ıncı yüksek gövdeli barajı olan DERİNER BARAJI’nı, LİVANE KALESİ’ni (Artvin Kalesi) ve Atatepe de Kahvecioğlu Vakfınca yaptırılan 22 metre yüksekliğindeki Türkiye’nin en büyük ATATÜRK HEYKELİ’ni panoramik olarak görüp fotoğraflarımıza ekliyoruz. RİZE/Pazar’daki 4* GREEN SUADA otelimize yerleşiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama otelimizde. www.greensuadahotel.com.tr

UZUNGÖL – DEMİRKAPI YAYLASI – YOMRA – SÜMELA MANASTIRI – AKÇAABAT

Otelde alacağımız kahvaltı sonrası, ÇAYKARA üzerinden, doğa cenneti UZUNGÖL YAYLA’sına ulaşıyoruz. Muhteşem orman örtüsü ile Alplerin güzelliğini geride bırakan UZUNGÖL’de, yürüyüşlerimizi yapıp, zümrüt yeşili ormanlarla çevrili bu yayla ortamının dinlendirici doğasını seyrediyoruz. İsteyen konuklarımızla, ekstra minibüslerle DEMİRKAPI yaylasına çıkıyoruz.(Hava koşulları müsait olursa) Kayalardan akan suların, ağaçların, derelerin ve rengarenk çiçeklerin arasında yürüyüşler yapıyoruz. Dağların görüntüsünü seyredip, serin ve tertemiz havayı ciğerlerimize doldurduk, UZUNGÖL’e geri dönüyoruz. Öğle yemeğimizi bu keyifli ortamda aldıktan sonra, üzeri kiremitli bir çatı ile kapatılmış, yöredeki tek örnek olan HAPSİYAŞ KÖPRÜSÜ’nde fotoğraf molası veriyoruz. Ardından, Yomra ilçesinde çay fabrikasına uğruyoruz. Dalından koparılan çayın geçirdiği evrelerini görme şansımız olacak… Maçka Altındere Vadisi’ne doğru turumuza devam ediyoruz.  M.S 406 yılında kayalara oyularak yapılan, görenleri hayretler içinde bırakan, eşsiz güzellikteki SÜMELA MANASTIRI’nı görüyoruz. Rehberimizden bilgi alarak, manastır gezimizi tamamlıyoruz. Devamında, AKÇAABAT’ın meşhur köftesinden tadarak akşam yemeğimizi alıyoruz. Hep hayalini kurduğunuz,  gerçek bir Karadeniz turu yaşayarak, akşam 21:35’de TRABZON Havalimanına geliyoruz. SUNEXPRESS 22:35 uçağına binip, Karadeniz’e veda ediyoruz. Bir başka DANİEL TOURS gezisinde buluşmak üzere vedalaşıyoruz.